İNSANLAR “İKİYE” AYRILIRLAR!

“Hayvanla hayvan arasında pek büyük fark yoktur, insanla insan arasında olduğu kadar.” PLUTARKHOS

“Kukla gibi iplerimiz çekiliyor,oynatılıyoruz.” HORATİUS

 “Artan terör olayları ve özellikle ülkemizde şu sıralar daha da bas gosteren kargaşa,ölüm;beni bu eski yazımı paylaşmaya itmistir.Şu an ki hislerime tercümandır.Senin de benim gibi düsünüyor olmanı diliyorum.”

Günümüz meselelerinin en büyüğü “ayrımcılık!”

Yıllar yılı etrafımızda dayatmalar var.O kürt, o alevi , o sünni … “Ön yargılar”  bizi ele geçirmesine izin vermememiz gereken o acınası duygu!

Nedir bu ön yargı? Ne işe yarar?

Ben söyleyeyim ; etrafımıza duvarlar örmekten , bizi birbirimizden uzaklaştırmaktan , aramıza kin,nefret,düşmanlık sokmaktan başka hiç bir işe yaramaz.

Niçin sürekli hırpalıyoruz birbirimizi?

Bitmek bilmeyen bir kavga. Kendimizi etiket yapıştırmaktan alıkoyamıyoruz bir türlü. Ne yazık! En kötü tarafı da bazı güçlerin bizi yönlendirmesine izin vermemiz, kimsenin ruhu duymuyor. Gün be gün beyinler yıkanıyor. Dizilerle, filmlerle , eğlence programlarıyla ve daha yüzlercesi ile etrafımız sarılmış durumda. Gerçekleri görmememiz için gözümüzün önünden gitmesine izin verilmeyen bir perde var.

Neden bizi bu hale getirdiler?

Çünkü bizler buna izin verdik. Evet. Hepsi bir bir bizim suçumuz. Yabancıların ünlü bir lafı vardır. “LOKMA ÇOK BÜYÜK DİYE YUTAMIYORSAN , PARÇALARA BÖLÜP YE! ” İşte bizim ülkemizde uygulanan ve başarıyla yürütülen strateji budur. Alevi açılımı , kürt açılımı ! Ülkemizde ne Türk’ün Kürd’e , ne Kürd’ün Türk’e , ne Alevi , ne de Sünni insanlara tahammül var. Herkes birbirini suçluyor. “O kürtse kötüdür! ” , “o Türk’se pistir!” , o Alevi’yse uzak durmak gerek” Böyle onlarca örnek sıralayabilirim…

Daha içimizde açık , kapalı sorununu bile çözebilmiş değiliz. Oysa herkes özgür değil mi? Dini ,hangi mezhepten , başı açık mı, kapalı mı, kimi ilgilendirir ki?

Niye bizi birbirimize düşürmelerine izin veriyoruz ? Kürdü , Türkü , Çerkezi , Alevisi , Sünnisi , daha nicesi ,kadınlarımız, çocuklarımız ,hepsi bir olup Kurtuluş Savaşı’nda bu ülke için mücadele vermediler mi? Geçmişi neden unutuyorsunuz?..

Bizi birbirimize düşürdükleri yetmiyormuş gibi tüm dünyada da dışlanıyoruz. Yabancı insanlar tarafından maruz kaldığımız kötü muamele ve ayrımcılık… Müslümanlara gerici ,gelişmemiş , bilgisiz gözüyle bakılıyor. “Müslümansa teroristtir , Türk’se barbardır!Bunları söylemelerine biz izin veriyoruz. Onlar yol katederken biz birbirimizi dışlayıp , kemirip duruyoruz. Onlar da büyük bir keyifle film izler gibi bizi izliyorlar…

ASLINDA TÜM DÜNYADA OLAN TERÖR ,SAVAŞ , NEFRET VE DÜŞMANLIĞA KARŞI SAVAŞTA OLMAK GEREKMEZ Mİ ?

Oldukça önemli bir zamanda olduğumuzu düşünüyorum , çünkü milletimizin birlik olması çok büyük anlam taşıyor ve ben bu duruma şahitlik edebildiğim için mutluyum.  Herkes terörün bir dini olmadığını ve asla olmayacağını bilmeli. Yazımı Shahkrukh Khan’in çok doğru bulduğum bir konuşmasıyla bitiriyorum. “İslam ve İslam’a bakış açısı ne durumda? Ben sadece iyi insanların ve kötü insanların var olduğunu söylemeye çalışıyorum. Kötü Hindular, iyi Hindular , kötü Müslümanlar , iyi Müslümanlar olamaz. Ya iyi bir insanızdır, ya da kötü! 

DİN KRİTER DEĞİLDİR ! İNSANLIK KRİTERDİR !

SEVGİLERLE

OKUYUCU!

Yazdıklarımda yalan dolan yok. Sana baştan söyleyeyim ki,ben burada kendim dışında hiç bir amaç gütmedim. Sana hizmet etmek yahut kendime ün sağlamak hiç aklımdan geçmedi. Benim yaptığım değişen ve birbirine benzemeyen olayları yazıya dökmektir. Acaba benliğim mi değişiyor,yoksa aynı konuları şartlara ve ayrı bakımlara göre mi ele alıyorum? Kim bilir.
Kendimi bildim bileli kitap sayfalarının arasında kaybolmayı sevdim. Araştırmayı,okumayı,hele ki yazmayı.İşte bu yüzdendir ki kalem benim için daima bir anahtar olmuştur. Benim iç dünyama, benliğime ulaşan kapıları açan sihirli bir anahtar. Sanırım beni bu denli yazmaya iten şeyin sebebi budur. Kalem sadece bir kalem değildir benim gözümde;kimi zaman bir silah ,kimi zaman bir güldür,kimi zaman da bir hakim,kimi zaman suçlu.
Demem o ki benim yaptığım,bildiklerimi söylemek değil,kendimi öğrenmektir. Başkasına değil kendime ders veriyorum. Ama bunları başkalarına da anlatmakta kötü bir iş yapmıyorum.
Demem o ki bu bloğu açmamın temel sebebi budur. Bir yandan da köşe yazarlığı yapıyorum. Bilirsiniz bir haber portalının belli bir okuyucu kitlesi vardır. Yazdıklarınızı fazla kişiselleştiremezsiniz ve küçük bir köşeyi araştırma metinleriyle dolduramazsınız. İşte bir bakıma da niyetim  samimi ve kişisel düşüncelerimi burada paylaşmak.
Bilgi paylaştıkça anlam kazanır. Fırsat buldukça yazmaya çalışacağım. Dilerim yazdıklarım size bir ışık olur. Olgun bir okuyucu çok kez başkasının yazdıklarında,yazarın düşünmediği güzellikler bulur,okuduklarına daha zengin anlamlar ve renkler kazandırır. Benim de gayem budur…
Sevgi ve ışık sizinle olsun.